(Bu yazı dizisi 12.06.2020 – 15.07.2020 tarihleri arasında www.kayipdunya.com’da yayımlanmıştır ve Kayıp Dünya ekibinin izni ile d12Macera sitesinde arşivlenmiştir.)
SAKLI USTALAR – AHL-İ BATİN
Not: Saklı Ustalara başlamadan önce Dark Ages Mage yazı dizisinde yer alan Ahl-i Batin incelemesini okumanız önerilir.
Fana Gecesinden beri evrensel birliğin ve entelekyanın peşindeki Saklı Ustalar, Büyük Toplanmaya katıldıklarında Mistik Konseyin kurulmasının en önemli destekçisi oldular. İlk Kutsal Grubun ihanete uğradığı sırada Ahl-i Batin’in temsilcisi, kendi halkına dört yüz yıldan fazla gururla yol gösteren Davut-Allah Ebu-Hisham Ibn-I Mukla El-Bağdadi, grup üyelerini Yaradan adına korumak için canını feda etmişti. Ahl-i Batin, yaşanan tüm zorluklara rağmen Concordia Meclisinde Correspondence küresini yüzyıllarca temsil etti. Fakat emperyalizmin Ortadoğu’ya adım attığı yıllarda buna karşı koymak için aradığı desteği bulamayınca Mistik Konseyden çekilip sihir tarihinde izlerini kaybettirdiler. Gelenekler, Ahl-i Batin’in tamamen yok olduğunu düşünüyordu. Fakat yıllar boyunca Kaf Dağının ötesinden ve inancın ağları üzerinden karanlıkla yani Nephandiyle olan mücadelelerini sürdürdüler. Dijital Ağ’ın çöküşü öncesi ve sonrasında kimi Virtual Adept ile Etheriteler dijital dünyada Saklı Ustalara rastladıklarını, hatta Kaf Dağı’nın varlığını hala sürdürdüğünü raporlamıştır. Uzun sessizliklerinin ardından Ahl-i Batin, Teknokrasi içinde yuvalandığına inandığı Nephandi varlığına mücadele etmek için Bağlantısızlar İttifakının oluşturulmasında kurucu rol oynayarak yeniden ortaya çıkmayı tercih etmiştir.
Kutuplar önderliğindeki kanaga oluşumu ve mürşitlerin kontrolündeki 10-20 kişilik gruplar halindeki yapılanmaları geçmişteki gibi devam etmektedir. Hala Entropi küresini öğrenmeleri yasaktır ve Kutupların bu konudaki zihin denetimi çok sıkıdır ama ilahi birliğin içerisinde, varlığın doğumu gibi sona ermesi de göz ardı edilemez. Bu sebeple Entropiye neden bu kadar kapalı oldukları hala kendi içlerinde süregelen bir sorudur. İnternetten çok önce İnancın Ağları üzerinde sınırsız bağlantıyı kuran Saklı Ustaların etkilendikleri ana küre Correspondence olmaktadır.
YAŞAM VE ÖZGÜRLÜĞÜN SAVAŞÇILARI – HIPPOLYTA KARDEŞLİĞİ
Amazonların torunları olan Hippolytoi, belirli kalıplara sokulmaya zorlananları, haksızlıklara karşı duranları korumak için iki bin yıldan uzun zamandır mücadelesini sürdüren kadın savaşçılar grubudur. Felsefeleri; kadın ya da erkek fark etmez, onlara saygı göstermeyenlere karşı dik durmak ve daima mücadele etmektir. Eğer kardeşlerden biri esaret altına alınırsa tüm aile onu kurtarmak için topyekûn savaşa girer. Son nefeste köle olmaktansa ölümü tercih etme inancı, meşhur Amazon kraliçesi Hippolita’dan bu yana devam etmektedir.
Tarihleri boyunca şifacı, kadınlar ile çocukların koruyucusu ve kurtarıcılar olarak anılan kardeşlik, daima bağlantısız olmayı tercih etmiştir. Kendi inançlarına çok yakın olmakla birlikte Verbenagibi güçlü bir Gelenekle bağlantı kurmamayı tercih etmiş olmaları da şaşırtıcıdır. Kardeşliğin davalarına olan adanmışlıklarının bir gün kendilerine karşı kullanılabileceği endişesinden kaynaklı bir güven duyma problemi vardır. Buna rağmen kendi içlerinden çok fazla kayıp verdikleri için son yıllarda diğer bağlantısız gruplarla temkinli bir iletişim halindedirler.
Hippolytoi birbirine sıkı sıkıya bağlı, sadece kadın ve çocuklarından oluşan gruplar şeklinde bir organizasyona sahiptir. İçlerinden seçilmiş yedi kız kardeş (epitropi) aileyi idare eder. Kendi içlerinde asla uyanmış ya da uyanmamış ayrımı yapmazlar. Life ve Mind etkilendikleri kürelerdir.
SAFLIĞI ARAYANLAR – BİLGİNİN ÇOCUKLARI (SOLIFICATI)
Simya, sadece herhangi bir materyali altına dönüştürmekten ibaret değildir. Altın, uyanmış bireyin yükseliş yolunda ulaşacağı saflığın simgesidir. Köklü geçmişlerinde Solificati daima en eski ilim olan simya aracılığıyla aydınlanma ve yükselişi aramıştır. Başlangıçları antik Mısır’da Kraliçe Hatşepsut’un maiyetine dayanan bu grup, Akdeniz havzasından Hindistan’a kadar geniş bir coğrafyada saflığı aramaya devam etmiştir.
Heylel Teomim’in (Thoabath) ihanetine kadar Mistik Konseyin Matter küresini temsil eden Solificati, bu ihanetten sonra Gelenekler tarafından reddedilmiş ve dağıtılmıştır. Bir bölümü Daedalan Loncalarına katılmış, diğerleriyse yüzyıllar boyunca bağlantısız ve yalnız kalmıştır. 1950’lerin sonunda Bilginin Çocukları adıyla yeniden organize olurlar ve ortaya yepyeni bir madde çıkarırlar; LSD. Simyanın kimya bilimine dönüşümü sırasında icat ettikleri uyarıcıların sihir algısına kapıları açtığını düşünürler. Fakat bu yöntemle aydınlanmaya ulaşacağına inananlar ile geleneksel yaklaşıma sahip grup üyeleri arasında anlaşmazlıklar çıkar ve Bilginin Çocukları bölünür. Ayrılanlar, doksanlı yılların sonunda Hermes Düzeni içinde Solificati Evini kurarlar. Her iki grup da kendisini gerçek Solificati, aydınlanmanın asıl simyacıları olduğunu iddia etmektedir.
Günümüzde Hermetik Düzenin dışında kalan Bilginin Çocukları, izole olmuş, mum ışığında antik ve tuhaf simya gereçleriyle çalışmak yerine üniversitelerde, think thank kuruluşlarında, saykodelik okült gruplarında ve kulüplerde yer almayı tercih etmektedir. Yarattıkları kimyasal destekli öğretilerini festivallerde, partilerde ve zihinlerin oyun sahalarında gezinerek yaymaya çalışmaktadır.
Bir ya da iki Üstat Simyacı ünvanlı lider ve çömezleri (ya da diğer adıyla yumurta; yumurta gebeliği ve doğumu ifade eden bir simya sembolüdür) şeklinde yapılanmaları vardır. Akademik ve bilimsel çalışma, eğitimlerinin odak noktasıdır. Öğrenciler, çeşitli metalleri altına ya da gümüşe dönüştürerek sihir sanatını öğrenmeye başlar. Hem Mistik Gelenekler hem de Teknokrasi içindeki geçmiş deneyimleri sebebiyle her ikisinden de paranoya seviyesinde çekinirler. Fakat Bağlantısızların kurmaya başladığı küçük ittifakın kendi büyük çalışmaları için güvenli bir ortam yarattığını düşünürler. Etkilendikleri küre Matter olmakla birlikte Forces, Prime ya da Entropi eğilimleri de vardır.
GOTİK PUNK KUŞAĞI – HOLLOW ONES
Çalkantılarla dolu tarihin yarattığı ümitsiz genç nesil için 20. yüzyılda kullanılma başlanan kayıp nesil kavramının sihir kullanıcıları dünyasındaki karşılıklarıdır. Nihilizme sürüklenmiş gotik kulüp çocuğu görünümlerinin arkasına bakarsak, aslında Karanlık Çocukların insanlık kadar eski olduğu fark edilecektir. Endüstri çağının boğuk ve renksiz yapısına karşı 1800’lerde ortaya çıkan Romantik Başkaldırı akımı, sihirbazların bu kayıp nesli için gruplar halinde hareket etmeye başladıkları zamandır. Daima dekadan dünyanın karanlığında bilgeliği ararlar. Sihir kullanıcılarının kabul etmediği gerçekleri açığa çıkarmalarıyla, tabuları yıkmalarıyla tanınırlar. Marazi eğilimler bu çürümüş yaşamın ana temasıdır ve bunu benimserler. Kendini beğenmiş Geleneklere karşı Memento Mori diye haykırırlar. Felsefeleri, Karanlık Çocukların en çok sanatsal becerilerine ve eserlerine yansır. Popüler kültürün derinliklerinde, alışılmış kalıpları fütursuzca yıkacak eserler üretirler. Toplumun dışladığını onlar benimser. Tutarsız yapıları nedeniyle daima şüpheyle bakılan ve nadiren saygı duyulan Karanlık Çocuklar, diğer sihir gruplarının gözünde kulübün şımarık ergenleridir.
Yakın geçmişte Mistik Konsey tarafından onuncu koltuk için aday oldukları söylenirdi. Hatta Concordia meclisinde elçileri dahi bulunuyordu. Karanlık Çocukların liderleri, politik oyunların mide bulandırıcı ve Mistik Geleneklerin de zaman kaybı olduğunu düşünerek konseyle tüm bağlantılarını kestiklerini iddia eder. Fakat aralarındaki elçilerden birinin Horizon kapılarını Teknokrasiye açarak Concordia’nın düşüşünde rol oynadığına dair söylentiler de bu grubun daima töhmet altında kalmasına neden olmuştur. Yine de Bağlantısızlar ittifakıyla iletişimleri vardır.
Karanlık Çocuklar üyelerini; punk, gotik-rock, tekno-endüstriyel hatta klasik müzikte gotik ya da barok tarzına yönelen alt kültür üyelerinden seçer. Herhangi bir küreye yönelebilirler.
TANRI’NIN ASKERLERİ – TAPINAKÇILAR
Kuruluşundan bu yana kendilerini Mesih’in Askerleri (Militia Christi) olarak gören tapınak şövalyeleri, İlahi Sesler içinde ortaya çıkmıştır (Dark Ages Mage yazı dizisinde yer alan Messianic Voices incelemesinin okunması önerilir). Fakat Messianic Voices, İlahi Koro ve Gabrielite adlarıyla bölününce onlara karşı üçüncü bir grup olarak siyasi çatışmaya girdiler.
Tapınakçılar, liderleri Jacques de Molay’ın idamından sonra yer altına çekilir. Gabrielite’in Daedalan loncalarına katılmasını tamamen inançtan uzaklaşmak, hırslara ve günahlara biat etmek olduğunu düşünen Tapınak şövalyeleri, o zamandan beri küçük ama etkili askeri bir güç olarak şeytani güçler ve onun yardakçısı Teknokratlarla gizli savaşını sürdürmektedir. Eski rakipleri, yeni müttefikleri İlahi Koro ile aralarında karşılıklı saygıya dayanan bir ortaklıkları olsa da daima ayrı çalışmayı tercih etmişlerdir. İlahi Koroyla anlaşmazlığa düştükleri en büyük konu; Yükseliş Savaşındaki mücadeleyi salt şiddetle çözmeye çalışmalarıdır. Katı askeri yapılanmaları ve baskın birlikleri şeklindeki örgütlenmelerinde inancı sabır ve dua yerine kevlar ve ağır silahlarla korumayı tercih etmekle suçlanırlar.
Kadın üye araların almakla birlikte Onurlu Üstat yönetimindeki loca benzeri organizasyonlarında kadınların saha görevlerine gönderilmemesini tercih ederler. Ancak inanç yolunda her erkek ve kız kardeş Mesih’in askeri kabul edilir.
Forces, Life, Mind ve Prime etkilendikleri kürelerdir.
KİMSESİZLER
Uyanış ve kişinin kendi içindeki yaratma gücünü keşfetmesi çok zorlu bir süreçtir. Çünkü bir anda gözleriniz, saklanan gerçeklere, doğaüstü varoluşa açılır. Eğer yakınınızda size yol gösterecek bir dost eli yoksa avatarın size seslenmesi bir haykırış ya da çığlığa dönüşür.
Kimi zaman sihir gücüne sahip özel bireyler Mistik Geleneklerden, Teknokrasiden ya da Bağlantısızlardan uzakta kendi kendine uyanabilir. İşte bu travma halindeki, potansiyellerini bilemeyen yeni uyananlar için sihir gücü tamamen kontrol dışıdır ve çoğunlukla çıldırarak ya da karanlığın labirentlerinde sonlanır. Kendi kendilerine hayatta kalmayı başaran çok az sayıdaki kimsesizin ne yapabileceğine tamamen doğa kanunları karar verecektir.
SON SÖZ
Mage, dünyamızın tarihinden ve kültürel gelişiminden beslenen, fantastik ve bilimkurgu edebiyatı öğelerini barındıran detaylı bir rol yapma oyunudur. Karanlıklar Dünyasının diğer popüler oyunlarının aksine belirli imgelere (örneğin kan, lanet vb.) odaklanıp onun etrafında gelişmek yerine tarihe, kültürel çeşitliliğe, harekete, maceraya, ilhama dayalı insan iradesinin kendi korkularına üstün gelip konfor ortamının dışına çıkma isteğini anlatmaya çalışmaktadır. Bağlantısızlar yazı dizisi, Mistik Gelenekler ve Teknokrasi bağlamı dışında daha farklı karakterler için bir fikir, bir öneri niteliğindedir. Oyunun ilk yayımlandığı 1993 yılından bu yana senaryosundaki değişiklikler sebebiyle oyunun müdavimleri geçmiş edisyonlarla kıyasladığında muhakkak farklılıklara rastlayacaktır. Sonraki incelemelerde görüşmek dileğiyle. Sihre inanın, sihirle kalın.
Görseller:
M San Myint
Steve Prescott